5 Aralık 2015 Cumartesi

VERONİKA ÖLMEK İSTİYOR - Paulo Coelho

Ben sevdiğim cok sevdiğim kitaplara yorum yapmakta zorlanırım. Kelimeler dökülmez bir türlü ne yazsam yetersiz kalıcak gibi. I yüzden bu yazıda yorumumda ben susucam ama alıntılar konuşucak. Tamam bende biraz konuşcam. Ama siz ilk alıntılara bakın ve bu kitabı alın. 

Bir insan neden intihar eder? Kitap bu soruyla başlıyor. İlk sayfarda Veronika aslında hepimizin zaman zaman yakındığı hayatın tek düzeliğinden yakınıyor.. Cekici, güzel istediklerini kolayca elde edebilen bir kadın Veronika. Herkesin yaşamak istiyeceği bir hayata sahip peki ya neden intihar ediyor? 

''tüm tanıdıkları onu gıpta edilecek bir kadın gibi görürlerdi, ama bu görüntüyü sağlamak, kendisi için yarattığı bu imaja uygun davranmaya çalışmak hemen hemen tüm enerjisini tüketmişti.
bu yüzden kendi kendisi olmak için gereken enerji hep eksik kalmıştı. dünyadaki herkes gibi, mutlu olmak için başkalarına ihtiyaç duyan bir kişiydi, ama başkalarıyla da baş etmek de zordu.
güçlülüğü ve kararlılığıyla pek çok kişiyi etkilemişti veronika, ama neye yaramıştı bu? boşlukta kalakalmıştı, yapayalnız.. ölümünü bekleme odasında. ''

“şimdiye kadar hiç kendi istediğim gibi yaşayamadım, hep birilerini mutsuz ederim düşüncesi ile, aile mi hayal kırıklığına uğratırım endişesi ile yaşadım.asla tam anlamıyla mutlu olmadım; istediğim mesleği seçemedim, istediğim gibi diğerlerini özgürce sevemedim.ilerde ne olacak peki ; evleneceğim, çocuklarım olacak, sıkıntılarım olacak, kendimi onlara adayacağım, onlar beni bırakıp gidecek, terk edeceğim veya terk edileceğim..şimdiden gördüğüm bu geleceği neden kabul edeyim ki; kendi isteğimle bu noktada bırakmak varken..”

Veronika da aslında bizim gibi, hepimiz hayatın sıradanlıgından monotonlugundan yakınmıyor muyuz zaman zaman? Veronika da böyle yaşamak istemediğine karar veriyor. Ve cesaretini toplayıp intihar ediyor. Tabi herşey istediği gibi gitmiyor ve gözlerini Vilette'de acıyor. 

”Kendi kendisiyle gurur duyma zamanıydı, şimdi yaptığı şeyi yapabildiği, en sonunda cesaretini toplayıp bu yaşama veda edebildiği için.''

Veronika'nın intihar etmeden önceki kısmında  hayatın anlamını sorgulamasında hayata dair cok güzel notlar bulabilirsiniz, hepimizin aklında olanları o kadar güzel aktarmıs ki yazar. Mutlaka kendinizi bulacaksınız, yakın hissedeceksiniz.Veronika'da olmasa diğer karakterlerde...

'Veronika her şeyden nefret ediyordu ya, en çok da yaşamını sürdürmüş olduğu biçimden, içinde barındırdığı yüzlerce Veronika'yı keşfetmeye zahmet etmeyişinden tiksiniyordu. Oysa orada kim bilir ne ilginç, ne meraklı, ne cesur, ne küstah, ne deli kızlar duruyordu.'

Kitabın sonundaysa bir insan neden intihar etmemeli sorusunun cevabını buluyorsunuz. Bence mutlaka okumanız gereken, size birşeyler katacak kitaplardan. Benim en sevdiklerim arasına girdi. 

"tanıdığı bir sürü insan başkalarının başına gelen korkunç olaylardan sanki gerçekten üzgünmüş ve yardım etmek istiyorlarmış gibi söz ederlerdi, ama işin gerçeği, başkalarının acılarından zevk aldıklarıydı; çünkü böylece kendilerinin mutlu ve şanslı olduklarına inanabiliyorlardı."

"korkaklık belki de. ya da hiç yakanı bırakmayan yanılma korkusu, başkalarının senden beklediklerini gerçekleştirememek korkusu."

"Keşke herkes kendi içsel deliliğini bilse ve onunla birlikte yaşamayı öğrense.Dünya daha kötü bir yer mi olurdu?Hayır insanlar daha yürekli,daha mutlu olurlardı. 

"duygular hep vardı, ama hep gizlenmek zorundaydı."

"İnsanların mutluluk olasılığı ne kadar yükselirse mutsuzlukları da o kadar artar"


"Kendi dünyasında yaşayan herkes delidir.Şizofrenler,psikopatlar,manyaklar.Yani,başkalarından farklı olanlar.

"düşünceleri hep geçmişe dönük kalmalıydı ki yaşama dönmek gibi isteklere kapılmasın."

Read More

KÖPEK DÜŞLERİ - Markus Zusak

Selamlaar! Telefondan girdiğim için fotograf ve arka kapak yazısını ekleyemedim üzgünüm, bilgisayara girince halletçem. Buyrunuz Köpek Düşleri yorumu;

Hepiniz bu kitapta kendinizi bulabilirsiniz. Yani en azından benim yaşımdakiler. Cameron sıradan bir ergen. Yaşadıkları, hayatı. Bu kitapta değişik bir olay yok, hatta olay yok bile denebilir. Biz Cameron'un duygularını, düşüncelerini okuyoruz. Kulaga sıkıcı gelebilir ama inanın sıkıcı değil. 

Kitabın başında sevmediğim hatta kızdığım Rube'u bile sonradan sevdim, hikayesini okumak için sabırsızlanıyorum.

Markus Zusak'ın dili cok güzel, diğer kitaplarını okumak için sabırsızlanıyorum. Kitapta cok güzel cümleler vardı, ama beni en cok etkileyen kısmı usenmeyip yazcam. 

"... Bir tuhaflık var. 
'Hey.' diyorum yine adama çünkü gürültücü dev kalabalığın oluşturduğu çemberin ortasında dövüşen sadece bir kişi var; bir ergen. Çılgınca yumruklar savuruyor, bloke yapıyor, kollarını boşluğa sallıyor. 'Hey, neden sadece dövüşen bir kişi var?' Yine yanımda duran adama soruyorum bunu.
Bu kez bana bakmıyor. Hayır, bakışlarını çemberin ortasındaki cocuktan ayırmıyor; çocuk o kadar şiddetli dövüşüyor ki kimse ondan başka birşeye bakmıyor. 
Adam benimle konuşuyor.
Bir cevap.
'Dünyayla savaşıyor.' diyor. Şimdi çemberin ortasındaki zavallının dövüşe devam edişini, yere düşüp kalkışını, yerinde doğrularak tekrar dövüşe dönüşünü izliyorum. Yere ne kadar sert düşerse düşsün, her seferinde kalkıp yeniden dövüşmeye devam ediyor.  Ayağa kalktığında bazıları ona tezahurat yapıyor. Diğerleri artık gülerek alay ediyor. 
İçim çok yoğun duygularla doluyor. 
İzliyorum. 
Gözlerim şişip yanıyor.
'Kazanabilir mi?'
Bunu soruyorum ve artık bende bakışlarını çemberin ortasındaki çocuktan ayıramıyorum. 

Bence okuyun bu kitabı, beğenmesiniz bile birşey kaybetmezsiniz. Puntosu büyük ve kısacık bir kitap zaten 2 saatte biter ve nasıl bittiğini anlamıycaksınız emin olun. Görüşmek üzeree ^-^

'Yürümeye devam ettim.
Bunu hiç yapmış mıydınız?
Sadece yürümek.
Sadece yürümek ve nereye gittiğinizi bile bilmemek.
İyi bir his değildi ama kötü de değildi. Kendimi kafeste gibi ve aynı zamanda da özgür hissediyorum; sanki kendimi iyi veya berbat hissetmeme izin vermeyen tek kişi benmişim gibi. Her zamanki trafik etramında akıp gidiyor, hiçbir yere ait olmama duygumu güçlendiriyordu. Hiçbir şey sabit değildi. Her şey hareket ediyor ve bir şeye dönüşüyordu. Tıpkı benim gibi.' 

'Yalnızca gözyaşlarıyla yıkananlar kazandım diyebilir!'

'Belki kelimesi beni rahatsız etmeye başlamıştı çünkü hayatımda sabit olan tek şey belkilerin sonsuza dek benimle kalacak olmasıydı.'

'Parmaklar sayfalara dokunuyor.
Beni çeviriyorlar.
Devam ediyorum.
Her zaman.
Her şey çok büyük.
Sayfalar ve kelimeler benim dünyam; gözlerinizin önünde ve parmaklarınızın altında uzanıyorlar.'

'

Read More

KASIM AYINDA OKUDUKLARIM

Merhabalaar neredeyse hepsinin yorumu blogda detaylı bir şekilde var ama kısaca kasım ayında okuduklarımdan bahsediyim dedim. Bu arada dediğim gibi spoisiz detaylı yorumlar blogumda mevcut


SİLBER
Bu ay okudum en tatlıs en sevimli en minnoş en en kitap. Kitap o kadar sevimli ki kitap canlanıp insan olsa eminim yuzu morarana kadar mıncırırdım. Eğer güzel vakit geçirmek istiyorsanız ve kitap okuyamama durumundaysanız eğlenceli hafif yormayan akıcı bir kitap. Bence bu kitabı oyle zamanlar ıcın saklayın. RSden cıkmak icin bicilmiş kaftan. 

ÇİRKİN AŞK
Romantik kitap seviyorsanız bence çirkin aşkı da seversiniz. Kitap Miles'in geçmişteki ve şimdiki aşkını anlatıyor. İki farklı kadın, iki farklı aşk, iki farklı Miles. Miles'ın hikayesi, değişimi inanın okumaya değer. Eminim Miles'ı sizde cok seviceksiniz. Ama kitapta +18 yerler de var yani rahatsız olucaksanız bu kitabı atlayıpp başka kitaplara yönelin.

ÇEVRİMİÇİ KIZ
Bu ay okuduklarım arasında en az sevdiğim kitap. Ama wattpad hikayelerini seviyorsanız eminim Cevrimici Kız'ı da seversiniz üstelik yazarı da çok tatlışşş

KÜRK MANTOLU MADONNA
Cok naif, cok güzel bir kitaptı. Biraz türk filmi tadında biraz klişe ama bir o kadar güzel işlenmiş, cok güzel cümleler barındıran bir kitap.

CİNDER
Modern külkedisi masalıı ama bu sefer romantık bir dünyaya değil bir distopyanın içinde bir sayborg olarak. Kurgusu o kadar güzeldi ve masalla o kadar güzel bağdaştırılmıştı ki. Masalsı bir kitaptı. Cok güzeldi, cok heyecanlıydı. Biri üstüme Scarlett'ı atsıın. 

ALTIN OĞUL
Zekasına hayran olduğum yazarın muhteşem kitabı! En sevdiğim distopyalardan, distopya seviyorsanız ve hala Kızıl Yükselişi okumadıysanız hazır Altın Oğul da cıkmışken hemmmeen okuyun.

MUCİZE
'Bir insanı dış görünüşüne göre yargılamayın, özellikle bir çocuğu, herşeyden önce nazik olun, sizin için önemsiz bir davranışın başkasının hayatını nasıl etkileyeceğini bilemezsiniz.'

Yer yer güldüren, yer yer gözlerimi dolduran, yer yer de kızdıran bir kitaptı. Hayatın içinden cok sevimli bir kitaptı. Cok güzel mesajlar vardı cok akıcıydı, cok sevdim cok.

KÖPEK DÜŞLERİ
 Bu kitabı herkesin seveceğini söyleyemem çünkü kitapta fazla olay yoktu.  Cameron'un duygularını düşüncelerini yaşamını anlatıyordu ama her okuyanın farklı seyler bulabileceği kendime birşeyler katabileceği bir kitaptı. 


VERONİKA ÖLMEK İSTİYOR
Bu kitap en sevdiğim kitaplar arasına girdii! Yorumunu bu posttan sonra paylasıcam sizii direek oraya alıyım.

Bu arada kitaplar için playlist hazırlıyorum eğer bakmak dinlemek isterseniz spotifyde kullanıcı adım nazzkk
Görüşmek üzeree *-*


Read More

KİTAP ALIŞVERİŞİM

Merhabalaar bu yazı birazcık geç geldi sebebi bu sefer usengeclık degıl vakıt bulamamak :( 


 Tüyap'tan uzuuun uzun bahsetmek isterdim, öyle bir post koymayı dusunmustum ama sımdı zaman geçtiği için hevesim kaçtı. O yüzden sadece aldıklarım hakkında bişeyler yazıcam. Şimdiden bazılarını okudum bilee :) 
 
•MUCİZE 
Mucize gerçekten cok merak ettiğim bir kitaptı ve pegausun Tüyap'a yetiştirmesine aşşırı sevinmiştim. Gördüğüm an kaptım tabi, aldığım gibi de hemencecik okudum yorumunu blogumda bulabilirsiniz.

•ALTIN OĞUL
Bu kitapta yine heyecanla beklediklerimdendi Kızıl Yükseliş favori distopya kitaplarımdan o yüzden biran önce cıkmasını istiyordum, hemen okudum beni hayal kırıklıgına ugratmadı kitap. Pierce Brown yine zekasını konusturmus. Müthişti! 

•ELANOR&PARK
Herkesiin deli gibi merak ettiği pegasusun yaklaşık 1 senedir ha cıktı ha cıkcak diye oyaladıgı kitap sonunda cıktı gordugum an durur muyum kaptım tabi. 

•KIZIL KRALİÇE
Bu kitabı da asssırı merak ediyordum ama okudugum yorumlardan sonra begenmemekten korkuyorum. Birazcık başladım şimdilik güzel gidiyor ama bakalım. 



•VERONİKA ÖLMEK İSTİYOR
Uzun zamandır merak ettiğim bir kitaptı, komusu cok ilgimi cekti. Paulo Coelho'nun Simyacı kitabını okudugum için beklentim yüksekti veee bunu da okuyup beğendim. Hemde çok. Çok çok çok. Kasım ayında okuduklarım yazısında bahsetçem zaten vee detaylı yorumunu da yazdım yayınlanmayı bekliyor.

•1984 
George Orwell'in okuycagım ilk kitabı! Çok heyçanlıyım! 

•WOLFE KARDEŞLER SERİSİ
Aldığım ve okuduğum ilk Markus Zusak kitabı. Evet bunu da okudum bile yanş ilk kitabınr hehehe. Kasım ayı oldukca verimliydi. Detaylı yorumunu gircem zaten.

•ZAC&MİA

•İÇİMİZDEKİ ŞEYTAN
Kürk Mantolu Madonna'yı okuyup cok bgendıkten sonra baska bir Sabahattin Ali kitabı almasam olmazdı tabbiii



•ADA
•BİR BAŞKA MAVİ
•JULİANIN ŞARKISI
•ZAMAN İPLİĞİ
Read More

Social Profiles

Twitter Facebook Google Plus LinkedIn RSS Feed Email Pinterest

Popular Posts

Recent Posts

The Eve Trilogy by Anna Carey Jennifer L. Armentrout || Frigid Jennifer L. Armentrout || Wait For You Kiera Cass || Beni Seç Colleen Hoover - Umutsuz Becca Fitzpatrick - Fısıltı Suzanne Collins - Açlık Oyunları Veronica Roth - Uyumsuz Delirium by Lauren Oliver Daughter of Smoke and Bone by Laini Taylor

Unordered List

Text Widget

Consectetuer

Popular

Blogroll

Blogger tarafından desteklenmektedir.

Sayfalar

Takipçiler

Comments

Definition List

Ordered List

Theme Download

Sample Text

Pages

Copyright © Kitap Kavanozu | Powered by Blogger
Design by Lizard Themes | Blogger Theme by Lasantha - PremiumBloggerTemplates.com